R.A.Salvatore- Fantastik Üretim Fabrikasının Başka Bir Ürünü: S.Volkan Gün’den “İlk Kralın Destanı” Serisi İncelemesi

Bunu Paylaşın

60’tan fazla kitap ve sayısız hikâyeden sonra bile bir yazar sizi şaşırtıyor, heyecanlandırıyor ve en önemlisi kitabı okumak için zaman bulmaya zorluyorsa yapılması gereken şey; o yazarın diğer kitaplarını da alıp okumak ve edebi kalbinizde onu özel bir yere koymaktır. Biz de Robert Anthony Salvatore için edebi dünyamızda ayrı bir köşe ayırdık ve bu saygın yazarın dört kitaptan oluşan ‘İlk Kralın Destanı’ serisini sizinle paylaşmak istedik. İlki 2004 yılında ve sonuncusu 2010 yılında yayınlanan kitaplar; dilimize de çevrilen Demonsaga Wars(İblis Savaşları) serisinin geçtiği Corona dünyasında geçiyor. Yazarın yayınevini değiştirdikten sonra kendisine Corona’nın tarihini yazması konusunda gelen isteklere karşılık olarak yazdığı ilk kitap ‘The Highwayman’ çok tutulunca yaklaşık 6 seneye yayılan bir serinin de başlangıcı oldu.  

The Highwayman- The Highwayman her şeyin en başında; Corona’nın beylikler tarafından yönetildiği zamanlarda geçiyor. Yazarın Shaolin rahiplerinden esinlenerek ortaya çıkardığı Jhesta Tu kültürü ve bu kültüre hizmet eden Jhesta Tu’lar ve Corona’da ortaya çıkan ve büyülü taşları kullanarak insanlığa hizmet eden Abellikan rahipleri tüm kurgunun en temel unsurlari oluşturuyor. Bir Abellikan rahibi güneye, Behr’e, inancını oradakilere anlatmak üzere yola çıkar. Kuşkularla ve korkuyla başlayan yolculuğu bIr  Jhesta Tu rahibesiyle tanışip ona aşık olmasiyla bambaşka bir boyuta tasinir. Jhesta Tu’lar her türlü öğretiye açık insanlardır. Bu halleri rahip Dynard’ı çok etkiler ve Jhesta Tu’nun öğretilerinin bulunduğu kitabı kendi el yazısıyla yazarak Jhesta Tu olmaya hak kazandığı ana kadar orada kalmasına neden olur. Ama geri dönmesi gerekmektedir. Hem de karısıyla! Abellikan inancında rahipler evlenemez. Dynard eşi Sen Wi’den geri dönüş yolculuğunda beklenmedik sürpriz bir haber alır.Sen Wi hamiledir.Rahip Dynard bir yandan bu güzel haberi içine sindirmeye çalışırken bir yandan da sıradışı karısından dolayı gelen tepkilere alismaya çalışmaktadır. Yuvası olan Pryd beyliğinde insanlara gördüklerini, Jhestu Tu öğretisinin inancına kattığı yeni ufukları anlatmaya çalışır; ama kısa sürede çabalarının boşuna olduğunu anlayacaktır. Çocukluk arkadaşı Garibond’un evine yerleşen çift çok geçmeden kendilerini geri dönülemez olayların içinde bulacaklardır. Powrie olarak adlandırılan ve taktıkları bereleri insan kanıyla ıslatarak parlatan ve bundan güç alan cücelerin tüm beyliklere tehdit olduğu zamanlardır. Abellikan inancı ve şaman dini olan acımasız Samhaistler arasında süren güç kavgası sadece doğruyu bulmaya ve göstermeye çalışan çiftin hayatlarına mal olur. Sen Wi, acımasız Samhaist inancıyla cezalandırılan Callen Duwornay adında bir kadını kurtarmak için kadının kanında dolaşan yılan zehrini vücuduna aldığında eğitimi sayesinde zehri etkisiz hale getirebileceğini düşünür. Ama sonuç öyle olmayacaktır ve Sen Wi’nin doğan çocuğu sakat olacaktır. Sen Wi ise doğum sırasında hayatını kaybeder.

Yazarın serinin ana karakterine direk bir giriş yapmadan, öncesini anlatması, olaylara şekil verecek olan babasının yazdığı Jhesta Tu kitabını hikaye örgüsünün içine yerleştirmesi kendisini en çok satan fantastik yazarları arasına neden girdiğini gösteren ufak işaretlerdendir. Yazarın çizdiği günlük hayat, yaşam tarzları ve politik oyunlar ortaçağ Avrupa’sını fazlasıyla çağrıştırıyor. Zavallı Bransen büyümüştür; ama hayatı gittikçe zorlaşmaktadır. Yaşadığı yerde bedensel özüründen dolayı ‘Leylek’ olarak adlandırılan ve devamlı hakarete maruz kalan bir gençtir. Onu büyüten ve babası olarak gördüğü Garibond, acımasız Samhaist rahibinin elinden ölümcül bir yara alınca bakıma muhtaç Bransen’ı almaları için Abellikan rahiplerinden yardım ister. Ellerindeki farklı nitelikleri olan sihirli taşlarla insanlara yardım eden Abell rahipleri için çok fazla seçenek yoktur ve artık Leylek yeni yuvasında; Abell rahiplerinin ayak işlerini yapmaya çalışarak yaşamaya başlar. İçindeki gücün farkına varması ve olacağı adama dönüşmesi ise babasının el yazısı ile yazılmış Jhesta Tu öğretilerini okumaya başlamasıyla olacaktır. Serinin kahramanına dönüşme sürecini anlatarak sizleri bu zevkten mahrum etmek istemiyorum. Fiziksel gücünün ve yetilerinin farkına varmasıyla hem kırmızı bereli cücelerin hem de aile olarak bildiği adamın ölümüne neden olanların korkulu rüyası haline gelen Highwayman, kitabın finalinde kendisini Leylek olduğu zamanlarda dahi koruyan Cadayle adlı bir kız ve onun annesiyle yeni bir maceraya doğru yola çıkacaktır. Çıkmak zorunda kalacaktır!! Bu arada neden kendisine Highwayman der; çünkü beylikler arasında şimdiki manasıyla yapılmaya çalışılan otoyolda(atlı arabalar için:) hem çalar, hem kurtarır, hem kahraman olur, hem de korkulan bir haydut … Zenginden çalıp fakire vererek köylülerin gönlünü, soyluların nefretini kazanacaktır. Bu öyle bir nefrettir ki diğer kitaplarda kendisini tüm Corona körfezinin en çok aranan kanun kaçağı durumuna sokacaktır.

The Ancient(Kadim) Kahramanımız Bransen ve iki yol arkadaşı Corona körfezinde dolaşırlarken beylikler arasında başlayan savaşın yıkımlarıyla karşılaşırlar. Bu öyle bir yıkımdır ki yüreğinde vicdanı ve bir şeyler yapabilme kudreti olan bir insanın tepkisiz kalması imkansızdır. İki büyük beylik ve kendilerine taraf seçen küçük beylikler Corona körfezinin mutlak hakimiyeti için savaşırken ezilen taraf köylüler olmaktadır. Bir zamanların ortak düşmanı kırmızı bereli cüce tehditi ortak hareketle bertaraf edilmştir; ancak mutlak güç isteği her zaman ki gibi tüm baştan çıkarıcılığıyla eski müttefikleri yeni düşmanlar haline getirecektir. Güneye, annesinin ülkesine yapmayı düşündüğü yolculuğa henüz hazır olmadığına inanan Highwayman yayılan ünüyle her geçen gün daha çok sevilen ve beyliklerin efendileri tarafından kanun kaçağı olarak aranan birisi olmuştur. Bu anda Bransen bir karar verir ve doğduğu sırada Abellican rahipleri tarafından evinden ve karısından uzaklaştırılmak maksadıyla başka bir beyliğe gönderilen biyolojik babasının izini takip etmeye karar verir. İşte bu karar hem hikayenin hem de Corona dünyasının tüm tarihini değiştirecektir. Bransen ve iki yol arkadaşı kendilerini bir anda körfezin karşı kıyısına, Alpinador’a giden bir gemide bulurular. Corona’yı saran güç mücadelesinden uzaktaki Vanguard beyliği, başındaki Hanım Gwydre tarafından başarıyla yönetilen refah içinde bir yerdir. Ancak Samhaist inancı ve Abel inancı bu huzurlu bölgeye de büyük ve yıkıcı bir savaşı beraberinde getirmiştir. Badden adında kadim bir Samhaist rahibinin yıkıcı bir planı vardır ve bunu uygulamak için insan olmayan yaratıklardan bir ordu kurmuştur. Vanguard’ın acil olarak bir kurtarıcıya ihtiyacı vardır ve bu kurtarıcı elbette Highwayman’dir. Körfezin diğer ucunda arandığı için karısını ve annesini tehlikeye atmamak adına kendisine sunulan huzurlu bir hayat ve bir ev teklifini kabul eden Bransen kandırıldığının farkına vardığında iş işten geçmiş olacaktır. Gwydre’in yaptığı teklif ise geri dönüş için tek çare olarak gözükmektedir; Badden’in kafasına karşılık körfezin savaşla kavrulan karşı kıyısına geri dönüş bileti… Anlaşmayı kabul etmek zorunda kalan kahramanımız, yanına birkaç kişiden oluşan seçme bir grubu alarak kadim Badden’le ve onun insan olmayan ordusu ve tüyler ürperten büyüleriyle mücadele etmek zorunda kalacaktır. Karşılığında ;Abel inancından aforoz edilmiş bir rahip ve onun yarı vahşi şaman sevgilisi, yaşlı ve çok tecrübeli bir gezgin ve gözleri kör ama aklı ve vicdanı son derece keskin olan bir Abell ve inatçı ama bir o kadar eğlenceli kırmızı bereli cücelerin dostluklarını kazanacaktır. Kitabın finalinde; Gwydre sözünü tutarak hem Bransen’in güvenini geri kazanır hem de kendisini yeni ve hiç ummadığı bir mücadelenin ortasında bulur. Kitapların geçtiği Corona dünyasının günümüz Kanada’sına olan benzerliği pek çok okuyucunun dikkatini çekmektedir. İklim ve bitki örtüsü bile nerdeyse tıpa tıp aynıdır.

The Dame(Hanım) İkinci kitabın bittiği yerden başlayan serinin üçüncü kitabı, karşımıza kafasında soru işaretleriyle ne yapacağına karar vermeye çalışan bir Bransen ile açılıyor. Vanguard’a huzuru getiren Highwayman, elinde beyliğin hanımından aldığı bağışlanma belgesiyle körfezin karşı kıyısına, Honce’a geçmeyi düşünmektedir. Ancak elindeki belgenin gözünü kan bürümüş ve kendisini suçlamaya hazır olan beyler tarafından kabul edilip edilmeyeceği tamamen bir bilinmezdir. Büyüdüğü topraklara dönen Bransen’e serinin ikinci kitabının kahramanı Gwydre ve donanması eşlik edecektir. İki beyliğin hükümranlık çekişmesi tüm Corona’yı acı ve ümitsizliğin içine itmiştir. Küçük beylikler taraf tutmak zorunda bırakılmış ve basit insanlar bu çıkar kavgasının suçsuz şahitleri haline gelmiştir. Bransen, savaşın getirdiği yıkım karşısında bir yandan açgözlü toprak beylerine lanetler okurken bir yanda da olağandışı güçleri olan bir kahraman olarak toplumdaki yerini sorgulamaya başlayacaktır. Kitap, tüm Salvatore eserlerinde olduğu gibi nefes kesen aksiyon sahneleriyle ve akıllı diyaloglarıyla sizi 4.kitaba merakla taşımayı başarıyor.

The Bear(Ayı) Serinin dördüncü ve son kitabı ismini, daha birinci kitaptan okuyucunun aşina olduğu korkusuz savaşçı Bannagran’dan alıyor. İlk kitapta sadece yan karakter olarak okuyucuların karşısına çıkan ve heybetinden dolayı Honce’un Ayısı lakabıyla anılan korkusuz savaşçı Bannagran son kitapta  kör düğüm olmuş Corona’yı çözen balta olarak okuyucuya sunuluyor. Dördüncü kitap çözüm kitabı olması nedeniyle bol aksiyon ve beraberinde pek çok zirve içeriyor. Bransen annesinin bağlı olduğu Jhesta-Tu kültüründen gelen zorlu rakiplerle mücadele edecek, tüm diyarı sonsuza dek değiştirecek bir savaşın en önemli figürlerinden biri olacak ve yeni bir hanedanın doğuşuna tanıklık edecektir. Salvatore, her zaman başına ördüğü çorapları büyük bir akıcılıkla sökmesini bilen bir yazar olarak, yazdığı bunca kitaptan sonra, hala işini aynı saygınlıkla yaparak fantezi türünün günümüzdeki en önemli kalemlerinden biri olmayı sürdürüyor. Tatil döneminde olduğumuz bu günlerde R.A.Salvatore’nin 4 kitaptan oluşan serisi yolculuklarınızda çok iyi bir arkadaş olacaktır.

Yazıyı beğendiniz mi?

Ortalama puan 0 / 5. Oylama sayısı: 0

Bunu oylayan ilk kişi olun

RSS
Follow by Email
Twitter
Visit Us
Follow Me
YouTube
YouTube
Instagram

Cevap Yaz

Oturum aç:

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir