Bugün müzik kutusunda, on yıl kadar önce hayata veda etmiş ama görece uzun kariyerinde unutulmaz melodilere imza atmış bir kompozitörü dinleyeceğiz; James Horner.
Soundtrack albümlerini bestelediği filmlerin karakterine uygun melodileri duygusal bir açıdan yansıtmayı başaran sanatçıdan ilk seçimimiz 1995 yılından geliyor; Braveheart / Cesur Yürek. Mel Gibson’un hem yönetmenliğini hem de başrolünü üstelendiği bu epik tarihi filmin oscarlardaki performansı her ne kadar Horner’a aynı başarıyı getirmese de, melodisi sinema tarihinin unutulmazları arasına girmişti.
İkinci parçamız Legends Of The Fall / Sonbahar Efsaneleri’nden geliyor. Başrollerinde Anthony Hopkins ve Brad Pitt gibi iki fenomenin olduğu filmin hüzünlü hikayesi bir hazan melodisi olarak soundtrack albümünde de hissediliyor.
Horner’ın diskografisindeki belkşi de en tematik parçada şimdi sıra; A Call To Arms / Silaha Çağrı. Dönemin yükselen iki yıldızı Matthew Broderick ve Denzel Washington‘un yanında artık karakter oyunculuğunda bir marka olmuş Morgan Freeman‘ın da boy gösterdiği bu Amerikan İç Savaşı hikayesi, soundtrack albümünde de aynı netlikle temsil edilmişti.
Avatar, James Cameron‘un 2009 tarihli efsane filminin ilkinin belki de en hüzünlü sahnesine gidiyoruz şimdi de, Tsutey’s Death / Tsutey’in Ölümü. Öyle sanıyoruz ki bu sahnenin duygusal ağırlığı bu tema olmadan asla hakkıyla anlatılamazdı.
Dinletimizin son parçası, Cameron ve Horner ortaklığının Oscarlı efsanesinden gelecek. Celine Dion‘un seslendirdiği ve neredeyse on yıl boyunca orjinal film şarkısı konusunda sinemayı domine eden “My Heart Will Go On“. Keyifli bir vakit geçirmiş olmanız dileğiyle…
İlginizi Çekebilir
Dönemsel Versiyonlarıyla Bir Adrenalin İstila...
Çağdaş Kompozitörler Serisi-5: Müzik Sadece E...
Çağdaş Kompozitörler Serisi-7: Adrenalinin Ar...
Retro'nun Ayak Sesleri - 10 Yıl Önce 10 Yıl S...
Çağdaş Kompozitörler Serisi-6: Genç, Coşkulu ...
Müzik Kutusu: The Witcher Soundtrack - Dizide...
Merhaba, ben Murat B.Sarı. Eğer sitemizi ilk döneminde takip ettiyseniz beni “Yarıaydın” olarak hatırlayabilirsiniz. Aslında bu rumuz hakkımda oldukça açıklayıcı denilebilir. Yani şu evrendeki bilginin ne kadarına hakim olabilir ki insan? Günümüz dünyasında “T” insan olmak makbul ve ben uzmanlığımın sanata dair herşey hakkında olmasını yeğliyorum. Umarım bunu birlikte başarırız. Yeni maceralarda görüşmek dileğiyle…