Bazı isimler vardır her yapıtlarının kaderi başarılı olmaktır. Allah vergisi deyin ya da abartı, hatta şans… Nihayetinde yaptıkları her şey başarılı olacaktır.
Drew Karpyshyn ismi belki zihinlerde bir Tolkien, bir Frank Herbert etkisi vermeyebilir; ama Mass Effect ve Star Wars: Knights of The Old Republic, bilim kurgu türüne gönül verenler için çok şey ifade eder.
Kanadalı yazar ünlü oyun firması Bioware için yazmaya başladığında tüm zamanların en iyi on bilim kurgu oyunundan ikisinin başyazarı olacağını, daha önemlisi bu başarısının kendisine genişletilmiş Star Wars evreninde yadsınamaz bir yer sağlayacağını kuşkusuz bilmiyordu.
Star Wars’ın fikir babası George Lucas ve beyin takımı Star Wars âleminde kitap yazacak yazarları büyük bir titizlikle seçerken, Karpyshyn’e emanet ettikleri kitap pek çok yönden özel bir yere sahiptir.
Bu kitap (üçleme), o ana kadar genişletilmiş Star Wars evreninde yazılmış ve kronolojik olarak en eski tarihi anlatan kitaptır. Bu ne demektir? Drew Karpyshyn, Darth Bane üçlemesini yazana kadar kitaplar; The Phantom Menace’ın hemen öncesi ve ilk üçlemenin son filmi olan The Return Of the Jedi’dan yaklaşık kırk yıl sonrası arasındaki bir tarih diliminde geçmektedir. Bilgisayar oyunu ve çizgi roman formatında olay örgüsü eski tarihlerde geçen bazı eserler olsa da; Dart Bane üçlemesi kitap olarak bir ilktir.
Anakin Skywalker haricinde ana karakteri bir Sith olan ilk kitaptır. Sith olgusunun gelişimi ve geçmişi hakkında gölgede kalmış pek çok gerçeği aydınlatması açısından çok önemlidir. Üçlemede belirtilen pek çok Sith kavramı bin yol sonra Darth Sidious( Palpatine) tarafından bile kullanılacaktır. Qui-Gonn-Jinn’in yakılma töreninde Usta Yoda’nın bahsettiği ‘Daima iki tanedirler, ne eksik ne fazla’ düsturunun ortaya çıkışını anlatması açısından da önemlidir.
Two there should be; no more, no less. One to embody power, the other to crave it
‘İki olmalı; ne azı, ne fazlası. Birisi gücü bünyesinde barındıracak, diğeri onu arzulayacak.’Darth Bane
DARTH BANE(Path Of Destruction)
Olayların başlangıcı gaz devi Yavin’in yörüngesindeki savaştan, yani serinin ilk filmi olan A New Hope’dan bin yıl öncesinde geçmektedir. Jedi’ların ‘Aydınlık Ordusu’ ve Sith birliği ‘Karanlık Kardeşliği’ Star Wars tarihinde Yeni Sith Savaşı olarak bilinen savaşın taraflarıdırlar. Bu sırada tüm bu olaylardan uzakta genç bir adam kendi savaşını vermektedir.
Cortosis çıkartılması zor bir madendir. Apatros gezegeninin koşulları da bu konuda madencilere hiç yardımcı değildir. Bu zorlu hayata bir de dayakçı ve ayyaş bir baba eklenince Dessel’in hayatı tamamen karanlıkta kalmaktadır. Babası, annesinin doğum sırasında ölümünden Dessel’i sorumlu tutar ve öfkeli adam onu Bane( felaket, yıkım) olarak çağırmaya başlar.
On iki yaşından beri zorlu maden şartlarında çalışan Des, birkaç sene sonra etrafındakilere bir kafa yukarıdan bakan, öfkeli bir kas yığını haline gelmiştir. Tek isteği hayatını çekilmez hale getiren bu gezegenden ve geçmişinden uzaklaşmaktır; ama adına çalıştığı maden firması babasının kendilerine olan borcunu Des’in üzerine yıkmıştır.
Babasının bir arkadaşı kendisine meydan okuyup kavganın sonunda parmağından olurken, Dessel’in madende çalışma izni bir süre için durdurulur. Bu olay, genç ve öfkeli Dessel’in galaksinin en büyük Sith lordlarından birisi olmaya götürecek yolun başlangıcı olacaktır.
Dessel, Apatros gezegeninde para kazanmanın tek yolunun maden çıkartmak olmadığını bilenlerdendir. Tek yapması gereken Star Wars evreninin en meşhur şans oyunu olan sabacc oynamaktır. Oyun sırasında heyecanına yenik düşen bir Cumhuriyet Donanması teğmenini öldürdüğünde ise üç kitaptan oluşan Darth Bane serisinin dinamikleri çalışmaya başlayacaktır.
Artık genç Dessel için tek yol vardır. Bir Cumhuriyet subayını öldürmüştür ve Sith saflarına katılmaktan başka seçeneği kalmamıştır. Sith ordusu bünyesindeki bir öncü birliğine katılır. Hiç bilmediği bir savaşın tam ortasındadır. Savaş deneyimi hiç yoktur; ama farkında olmadığı bir müttefik tarafından kollanmaktadır. O müttefik, hayatının bu anına kadar ihtiyaç duyduğu kimi durumda dayanıklılık, kimi durumda önsezi, kimi durumda kendisiyle konuşan bir içgüdü olarak hep yanında olmuştur. O müttefik ‘Güç’tür.
Dessel gücün verdiği içgüdülerinin yardımıyla kısa zamanda bulunduğu birliğin en güvenilir adamı olur. Onun sayesinde öncü birlik önemli operasyonlara katılan bir harekât timi haline gelir. Yine bir operasyon sırasında komutanı emir verir; ancak Des’in bu emre uymaya hiç niyeti yoktur. Üstünün emrine karşı gelir ve müttefikinin yardımıyla timi Cumhuriyet birliklerini bozguna uğratır.
Sith saflarında itaatsizlik ölüm demektir. Dessel ölümüne gittiğini düşünürken Sith lordu Kopecz kendisindeki gücü hisseder ve onu Korriban’a; Sith ırkının anavatanı ve Sith’lik kavramının çıktığı gezegene gönderir. Burada yeni Sith savaşçılarının yetiştirildiği bir akademi vardır.
Dessel akademiye vardığında hayatının geri dönülemez bir biçimde değiştiğini fark eder. Bu değişimi vurgulamak için ismini değiştirir. Bir zamanlar babasının kendisini aşağılamak için kullandığı isim bu iş için çok uygundur. Artık ismi Bane’dir.
Hayatı boyunca Güç ile bağlantısı olduğu halde nasıl kullanıldığını bilmediği için, küçük yaşlardan beri bu yönde eğitilen diğer öğrencilerle arasında kapanması gereken bir fark vardır. Bane, aldığı normal derslerin haricinde akademi arşivlerinde çalışmaya başlar. Bu çalışmalar sırasında gücün karanlık tarafı ile ilgili pek çok bakış açısı geliştirecek ve unutulmuş, ‘Karanlık Kardeşliği’ni oluşturan Sith lordlarının göz ardı ettiği bilgilere ulaşacaktır.
Öğrendiklerinin verdiği iştah ve aç gözlülükle Bane daha fazlasını aramaya çıkar. Korriban’da bulunan ‘Sith Lordlarının Vadisi’ne gider. Amacı eski Sith’lerin bilgilerine ulaşmaktır; ancak bir şey bulamaz. Araştırmaları ilerlerken akademide başına pek çok olay gelecektir.
Bu arada Güç’ün karanlık ve aydınlık tarafı arasındaki savaş tüm şiddetiyle devam etmektedir. Ruusan gezegeninde Sith’lerin zaferi çok yakındır ve son savaş için akademideki tüm lordlar ve öğrenciler bu gezegene giderler. Bir kişi hariç…
Bane daha önce bulduğu bir ipucunun peşine takılarak lordlardan birinin gemisini çalar ve Lehon adındaki bir gezegene gider. Bu gezegen Star Wars genişletilmiş evrenini takip edenlerin tanıyacağı Rakata ırkının anavatanıdır. Bu ırk Güç’ün karanlık tarafını ilk kullananlar olarak bilinirler. Bane aradığını bir mabette bulur. Bulduğu şey Sith lordu Raven’in öğretilerini barındıran bir holokrondur.
İçinde karanlık tarafla ilgili pek çok bilgiyi barındıran holokronda Bane, en çok Güç ve karanlık tarafa ait olanların ne yapması gerektiğine dair olan bölümden etkilenir.
Raven’in öğretisine göre ‘Karanlık tarafa hizmet edenler bu gücü sonuna kadar kullanmalı; acıma, feda, sadakat gibi duygulardan uzak olmalıdır. Bunlardan uzak durmayanlar zayıflıklarında boğulacaktır. Güç’ün karanlık tarafı meydan okumayı ve kendisine sarılmayı doğası gereği şart koşar, zayıf olanların elenmesini sağlar. Aç gözlülük bu öğretinin temelidir. Güçlü olanlar, eğittikleriyle ile dikkatli olmalıdırlar; zira bir zaman gelecektir ki altındakiler yerine göz dikip ustayı ortadan kaldırmak isteyeceklerdir. İşte bu yüzden her bir Sith lordu sadece tek bir öğrenci eğitmelidir.’
Bane istediğinden fazlasını bulmuştur. Sith felsefesi ve Güç’ün karanlık tarafı hakkındaki bilgilerin yanında holokronda, bazı Sith ayinlerinden de bahsedilmektedir. Bunlardan bir tanesi sadece Güç’e duyarlıları öldüren ‘Düşünce Bombası’dır. Bane Lehon’da, peşine düşen bir Sith lordunu öldürür. Bunun duyulacağını bilir. Artık kafasında çok daha büyük bir plan vardır. Hali hazırdaki Sith düzeni çürümüştür ve kafasında yeni Sith düzenini kurmak için tüm Sith lordlarından kurtulması gerekmektedir.
‘Karanlık Kardeşliği’nin başındaki Kaan’a öldürdüğü Sith ile ilgili üzgün olduğunu ve affedilmek adına Raven’dan öğrendiği bazı Sith ayinlerini paylaşmak istediğini anlatır. Kaan ve diğerleri genç adamın yaptıklarından etkilenmişlerdir. Savaşı kazanmayı saplantı haline getiren Kaan düşünce bombasını patlattığında hem kendisi hem de gezegende bulunan tüm Sith ve Jedi’ları öldürür.
Bane amacına ulaşmıştır. Artık tek Sith o kalmıştır. Savaş alanında gezerken küçük bir kızla karşılaşır. Kızın ismi Rain’dir ve Güç’e duyarlıdır. Kızın gücünden etkilenen Bane ilk öğrencisi olarak Rain’i almaya karar verir.
Kitabın içindeki pek çok detayı anlatmadığımızı ve okumaya karar verenler için kendilerini bol aksiyon ve gizemin beklediğini belirtmekte fayda görüyoruz. Dilimize de çevrilen kitabın esası bilgisayar oyunu senaryosu yazarlığı olan Drew Karpyshyn hayal gücü sayesinde tansiyonu yüksek ve bir nefeste okunduğu belirtmek gerekiyor. Yazarın yalın ve etkili anlatımı bir solukta sayfaları devirmenize neden olurken, bir insanın kudrete düşkün bencil bir ölüm makinasına dönüşmesini heyecanla takip ettiriyor.
Eğer beğenirseniz belki diğer iki kitaba da göz atarız…
Güç sizinle olsun.
İlginizi Çekebilir
Rita Monaldi ve Francesco Sorti'nin Hırslı Ye...
Başat Bir Fantastik Eser Ve Onun İlk Tercüme ...
Dünyayı Kasıp Kavuran Dizinin Kaynağına Dönüş...
Edebiyata Saygı; Yüzüklerin Efendisi Serisi K...
Başat Bir Fantastik Eser Ve Onun İlk Tercüme ...
Neandertaller Nasıl Yok Oldu?
Tüm kurgu severleri saygıyla selamlıyorum. Ben Volkan Gün. Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü’nden 1 asır önce mezun oldum. Sonsuzluk kadar uzun süre bankacılık yaptım. Yapmaktan zevk aldığım pek çok hobim oldu; ama bilim kurgu ve fantastik okumak yazmak ve izlemekten asla sıkılmadım. Bir insanın hayal gücünün milyonları peşinden sürükleyebildiğini defalarca görmüş birisi olarak en çok istediğim şey sizlerle ortaya koyduklarımız hakkında konuşabilmek, sizlere ulaşabilmek.