Retro’nun Ayak Sesleri – 10 Yıl Önce 10 Yıl Sonrasına Yaptırılan Bir Zaman Yolculuğu: Drive Soundtrack Albümü

Bunu Paylaşın

Danimarkalı yönetmen Nicolas Winding Refn’in filmografisindeki gerçek hayatın fantazya versiyonlarından birinin; 2011 yılı yapımı “Drive/Sürücü” filminin soundtrack albümünden bir seçkiyi sizlerle paylaşmaya karar verdiğimizde sitemizde kendine yer bulan genellikle epik  melodilere yeni bir renk katacağımız için içimizi kaplayan heyecan; şarkıların seçimini yapmak için albümde bir seçme yaparken yerini yüzümüzde post-nostaljik bir ifadeye bıraktı. Zira film bundan on yıl önce, bizi 80’lere yani, retro ve elektroniğin çağına taşıyordu. Taşıyordu, çünkü bu satırların yazıldığı bugün yine aynı yerdeyiz, elbette geliştirmeler ve güncellemelerle…

Filmin soundtrack albümü de kahramanımızın radyosundaki melodiler kadar filme ait ve izleyiciyi içine alan bir karakter sergiliyordu. Filmin gergin, romantik ve karanlık atmosferini kulaklarımıza yansıtan dört parçaya bırakıyoruz şimdi sözü, keyifli bir dinleti olması dileğiyle, esen kalın.

İlk parçamız, Chromatics’den geliyor; “Tick Of The Clock”, filmin başında izleyenleri sessiz ve derinden kucaklayan bu tekdüze denebilecek ama müthiş etkili melodi, daha sonraki gergin beş dakika boyunca da izleyenlerini yalnız bırakmıyor, onları kahramanla özdeşleştiriyordu.

İkinci parçamız Under Your Spell/Senden Büyülenmiş, filmin romantik yanını vurgulayan bir parça olarak belki biraz hafif ama film için kesinlikle çok önemli bir yer tutuyor. Sizin için seçtiğimiz versiyon da genelde yapmadığımız şekilde filmin romantik anlarından sahneler içeriyor bu sebeple.

Sıradaki parçamız ise filmin “end credits” teması olarak bize veda eden melodisi “A Real Hero/Gerçek Bir Kahraman”. College&Electric Youth grubunun seslendirdiği parça, dinleyicilerine 80’lere dair bir şeyler hissettirdiği kadar, sinema dünyasına yeni bir James Dean kazandırıldığının da manifestosunu haykırıyor kulaklara.

Son parçamız Kavinsky’den geliyor, Night Call/Gece Telefonu; Aynı zamanda filmin orijinal şarkısı da olan parça, yüzümüze yayılan nostaljik ifadenin de sebebi aslında. İnsanda satirik ve retro duygu patlamasına sebep olan bu parça, albüm kapağındaki tiplemeyle de bu niteliğini belli ediyor. Biz de bu parçayla ve bu parçadaki sözlere ilenerek “There’s something inside this song it’s hard to explain” diyerek sizlere veda ediyoruz sevgili kurguseverler. Tekrar görüşmek dilekleriyle…

Murat Barış Sarı

Merhaba, ben Murat B.Sarı. Eğer sitemizi ilk döneminde takip ettiyseniz beni “Yarıaydın” olarak hatırlayabilirsiniz. Aslında bu rumuz hakkımda oldukça açıklayıcı denilebilir. Yani şu evrendeki bilginin ne kadarına hakim olabilir ki insan? Günümüz dünyasında “T” insan olmak makbul ve ben uzmanlığımın sanata dair herşey hakkında olmasını yeğliyorum. Umarım bunu birlikte başarırız. Yeni maceralarda görüşmek dileğiyle…