Cumhuriyetimizin 98.yılını kutladığımız bugün, üç ay önce bu dosyamızda işlemeye başladığımız bir resim galerisini nihayete erdiriyoruz; Rom The Spaceknight/Uzay Şövalyesi Rom.
İlk dosyamızda, Rom ve arkadaşlarının dünyayı darkon işgalinden kurtarışını konu almıştık. Bu sefer sıra, onun gezegenine dönüş yolunda başına gelenler ve tekrar insan olma yolundaki maceraları olacak.
Önce bir hatırlatma; Rom, gezegenine yapılan saldırıdan ve dolayısıyla insanlığını feda etmeden önce aşkı Ray-na ile böyle görünüyordu.

Ve bir ikincisi, Rom dünya sonrası ayılarda uzunca bir süre oyuncağı temsil etmesi için şu şekilde çizildi.
Rom, cinayetle suçlandığı ve ölünün konuşturulması ile kurtulduğu bir vakadan -ki dini bir referanstır- onu yemeye çalışan canlı bir asteroide kadar çeşitli maceralar yaşar. Ancak onu önce bir Darkon zanneden ve saldıran Serpentyne ile olan macerası bir başkadır. Serpentyne tüm toplumunu ve ailesini Darkonlara kurban vermiştir ve yakaladığı her Darkon bunu ödemek zorundadır…
Ancak Rom bu hikaayeyi dinlemeye yetecek kadar hayatta kalmayı başaracak tecrübeli bir askerdir. Starshine ile Darkonları Galador önünde bozguna uğrattıkları savaştan bir enstantane;
Rom’un ev ve insanlık yolculuğu ise tek başına sekanslarına rağmen temelde Starshine/Brandy Clarke ile oln yolculuğudur da. Bu serüvende karşılaştıkları en güçlü düşman hiç şüphesiz Hybrid/Melezdir. Hybrid, Brandy’yi, Starshine formundan insan formuna dönüştürür. Gelini olacağını sandığı Brandy tarafından da ortadan kaldırılır…
Rom ve Brandy aşkı artık kesinlikle var olsa da, Rom kendisini Ray-na’ya karşı sorumlu hissetmektedir. Ray-na hayatta olmasa da…
Rom’un ev yolculuğunda yaşadığı en temel macera da insanlık ve aşk konusunda nüveler barındırır. Rom insanlığını klonlama yoluyla alabileceği bir fırsat bulur. Ancak bu bir kandırmacadır.
Bu kandırmacayı Starshine ile aşan Rom için kesin olan bir şey artık bir kabuldür de. Rom, Starshine yani Brandy’ye aşıktır.
Rom’un eve ulaştığında ilk karşılaştığı sorun, belki de karşılaştığı en büyük sorundur; Galactus, Galador’u hedef seçmiştir. Gezegenlerle beslenen bu yaratığı yenmek mümkün olmayınca, Rom ona Kara Nebula’yı yani Darkonların evini vaad eder.
Fakat Kara Nebula, kolay hedef değildir. Kara nebula, evrendeki, kötlüğün merkezidir. Galactus’u da alt eder.
Bu tehlike de atlatıldıktan sonra Uzay Şövalyeleri için bir başka karar konusu kalır. Evlerinde mi kalmalıdırlar yoksa Galaksi’ye dağılıp Darkon mu avlamalıdırlar?…
Nitekim dağılırlar. Tekrar döndüklerinde ise onları bir sürpriz beklemektedir; yeni nesil Uzay Şövalyeleri… Egoları şişen bu yeni nesil savaşçılar, korumakla yükümlü oldukları halkı baskı ile yönetmeye başlamışlardır. Ancak Rom’un önderliğindeki veteran Uzay Şövalyeleri’nin buna itirazı vardır….
Sonunda biter. Rom yüzyıllardır hak ettiği insanlığına ve aşkına kavuşur. Galador’un Adem’i ve Havvası olan Rom ile Brandy bu mutlulukla veda ederler okurlarına. Tıpkı bizim gibi. Esen kalın.
İlginizi Çekebilir
Fantastik Dünyaların Mahir Ressamı Rodney Mat...
Rüyalarımıza Erişen Yapay Zeka - İnsan Bilinç...
Görsel Bir Şölen: Assassin's Creed Serisinin ...
Sanal Dünya'nın Gerçek Resimleri
Distopyan ve Ütopik; Modern Sanatta Postmoder...
Bilimkurgu Ve Punk 3 - Biopunk

Merhaba, ben Murat B.Sarı. Eğer sitemizi ilk döneminde takip ettiyseniz beni “Yarıaydın” olarak hatırlayabilirsiniz. Aslında bu rumuz hakkımda oldukça açıklayıcı denilebilir. Yani şu evrendeki bilginin ne kadarına hakim olabilir ki insan? Günümüz dünyasında “T” insan olmak makbul ve ben uzmanlığımın sanata dair herşey hakkında olmasını yeğliyorum. Umarım bunu birlikte başarırız. Yeni maceralarda görüşmek dileğiyle…