Duyduğu şey özlemdi ve içinde varlığından haberdar olmadığı bir boşluğa ulaştı. Bir süre sonra, sebepsiz yere Marra’yı ve döktüğü gözyaşlarını düşünerek, “Elimden geleni yapacağım,” dedi. Asoli’deki çiftlikte onun müzik konusunda yetenekli olduğunu çok önceden biliyorlardı ama orası izole bir yerdi ve hiçbirinin bu tür şeyleri doğru şekilde yargılayacak veya ölçecek bir referans çerçevesi yoktu. Devin ‘in babasıyla ilgili ilk anılarından biri (sert bir adamın yumuşak bir görüntüsü olduğu için sık […]
Devamını Oku »Etiket: Süleyman Volkan Gün
Başat Bir Fantastik Eser Ve Onun İlk Tercüme Numunesi – Süleyman Volkan Gün’ün Çevirisiyle: Tigana 5
Bu sıradan kötü kokulu delik bile tamamen doluydu. Astibar, yarın başlayacak olan Şaraplar Festivali için taşma noktasında hınca hınç doluydu. Devin’in bildiği kadarıyla, hasat Certando haricinde her yerde iyi olmuştu ve astin ve chiarosları olan ve onları harcamak haleti ruhiyesinde olan pek çok insan vardı. Kuş’ta da elbette boş masa yoktu. Devin kendisini koyu, oyulmuş ahşabın siyah duvarla birleştiği bir köşeye sıkıştırdı, alışılmamış derecede sulandırılmadığına kanaat getirdiği şarabından makul bir […]
Devamını Oku »Başat Bir Fantastik Eser Ve Onun İlk Tercüme Numunesi – Süleyman Volkan Gün’ün Çevirisiyle: Tigana 4
Ve eğer bahse tutuşan bir adam olsaydı ki değildi, ruhunda bu kadar dikkatli bir Asoli varken, kendisini uzun yıllardır bu kadar rahatsız hissettiğini hatırlamadığına dair ortaya bir chiaro veya bir astin koyabilirdi. Aslında, gerçeği söylemek gerekirse, hiç büyümeyecekmiş gibi göründüğü zamanlarda beri…. Devin d‟Asoli’nin kendisine zalimce sorduğu soru, Astibar’da birinin bir içki alabilmek için ne yapması gerektiğiydi? Hem de festival arifesinde. Sorun bu kadar asap bozucu olmasa gülünebilir olmasıydı. Ona […]
Devamını Oku »Başat Bir Fantastik Eser Ve Onun İlk Tercüme Numunesi – Süleyman Volkan Gün’ün Çevirisiyle: Tigana 3
Bölüm 2 Devin kötü bir gün geçiriyordu. 19 yaşında, boyunun kısalığı ve beraberinde Triad’ın ona verdiği açık tenli, tüysüz çocuksu yüzü ile neredeyse tamamen barışmıştı. Yapısından biraz daha yükseklik çıkartmak çabasıyla, evi olan Asoli’deki çiftliğin yakınlarında bulunan ormanda, ayaklarından ağaçlara asılma huyu uzun süredir devam ediyordu. Hafızasının keskinliği kendisi için hep bir gurur ve eğlence kaynağı olmuştu ama beraberinde gelen bazı hatıralar hariç. İkizlerin bir çift tavşanla avdan dönerken onu […]
Devamını Oku »Başat Bir Fantastik Eser Ve Onun İlk Tercüme Numunesi – Süleyman Volkan Gün’ün Çevirisiyle: Tigana 2
‘Evet,’ dedi Tregea’lı çoban birden ciddileşerek; ‘Söylediklerin bu gürültülü gün boyunca duyduğumu en akıllıca iç görü olabilir. Ama lütfen bana söyle,’ diyerek devam etti yüzü zevkten al olmuş Adreano’ya ‘Eğer Alberico’nun yaptığı sana ve senin kadar hızlı olmasa da hiç şüphesiz diğerlerine de, buraları fethetmek için yelken açmasından, Brandin’in Chiara’yı ve batıdaki bölgeleri almasından önceki zamanları çağrıştırdıysa, acaba…’ Sesi alçaktı, odanın gürültüsünde sadece Adreano’nun kulaklarının duyacağı kadar alçaktı. ‘Günün sonunda […]
Devamını Oku »Fantastik Edebiyatta Kısa Bir Yolculuk: Üç Kitap, Üç Yazar
Bugün sözü hiç uzatmadan, salt edebi bir mantıkla bahsettiğimiz üç kitaba geçmek istiyoruz. Bazen edebiyat sadece edebiyat olmalı çünkü… The Steel Remains-Richard Morgan Karanlık, fantastik bir dünya; birbirlerinden tamamen farklı çevrelerden gelen; ama hayatlarının bir noktasında savaşın birleştirdiği üç kişi ve savaş sonrası dönemde ortaya çıkan ve her şeyi tehdit edebilecek türde, bilinmeyen bir düşman… İngiliz yazar Richard K.Morgan, edebiyat sahnesindeki yerini bilim-kurgu yazarı olarak alacak diye düşünülürken, fantastik-kurgu dünyasına […]
Devamını Oku »